John Ruskin “Susam ve Zambaklar” adlı eserinde kadının ve erkeğin topluma karşı olan görevlerinin doğasından bahseder. Bu doğrultuda insanın kendini geliştirirken dikkat etmesi gereken noktaları vurgular ve bu konuda yapılan yanlışların toplumu nasıl etkilediğini anlatır. Başta önemsiz gözükebilecek hataların bile birikerek önce bireysel sonrasında da toplumsal düzlemde algıyı nasıl değiştirdiğine ve nasıl tehlike arz edebileceğine aşağıdaki şekilde dikkat çeker:
“Özünde ne kadar cömert olursa olsun kendini insan yığınına çeviren hiçbir ulus hayatta kalamaz. Tutkularını disiplinden geçirmeli ve yönlendirmelidir yoksa bir gün akrep kırbaçlarla başkaları disiplinden geçirir. Her şeyden önemlisi bir ulus para kazanan bir insan yığını olarak hayatta kalamaz: edebiyatı hor görerek, bilimi hor görerek, sanatı hor görerek, doğayı hor görerek, şefkati hor görerek bütün ruhunu paraya adayarak varlığını devam ettiremez, bunların sonuçlarından muaf kalamaz.”
İnsanın hayatı boyunca faydalanabileceği en büyük hazinelerden biri kitaplardır. Onların içinde bulunan bilgeliğin doğru anlaşılması, doğru kullanılması kişisel gelişim ve saf bir görev algısı oluşturulması için önemlidir. “Susam ve Zambaklar” kitabı bu açıdan değerlendirildiğinde iyi bir yol göstericidir.